Docsity
Docsity

Prepare for your exams
Prepare for your exams

Study with the several resources on Docsity


Earn points to download
Earn points to download

Earn points by helping other students or get them with a premium plan


Guidelines and tips
Guidelines and tips

history about Atatürk, Study notes of History

Summary notes on developments about Atatürk and the last period of the Ottoman Empire.

Typology: Study notes

2022/2023

Uploaded on 05/02/2023

mns_mns
mns_mns 🇹🇷

1 document

1 / 24

Toggle sidebar

This page cannot be seen from the preview

Don't miss anything!

bg1
Bu üniteyi tamamlad›ktan sonra;
Osmanl› Devleti’nin klasik döneminin sonundaki s›n›r genifllemelerinin nas›l
ortaya ç›kt›¤›n› aç›klayabilecek,
XVII. yüzy›lda yaflanan buhran›n sebeplerini ve bunlar›n dönemin ayd›nla-
r›nca nas›l de¤erlendirildi¤ini aç›klayabilecek,
XVIII. yüzy›lda yaflanan Lale Devri ve Nizam-› Cedit uygulamalar›n› ana hat-
lar›yla aç›klayabilecek,
III. Selim ve II. Mahmud dönemi yenilik çabalar›n› karfl›laflt›rarak beklenti ve
neticelerini de¤erlendirebilecek
XIX yüzy›lda Osmanl› Devleti’nin, iç isyanlar›n yan› s›ra ‹ngiltere, Fransa ve
Rusya ile askerî, ekonomik ve siyasi iliflkilerini analiz edebilecek bilgi ve be-
cerilere sahip olacaks›n›z.
‹çindekiler
Klasik Dönem
Lale Devri
Ekonomik Ba¤›ml›l›k
Buhran
Nizam-› Cedit
Anahtar Kavramlar
Amaçlar›m›z
N
N
N
N
N
Atatürk ‹lkeleri ve
‹nk›lap Tarihi-I
OSMANLI DEVLET‹’N‹N
DURAKLAMA DEVR‹NE GENEL B‹R
BAKIfi
OSMANLI DEVLET‹’NDE BUHRAN,
YEN‹LEfiME VE EKONOM‹K
BA⁄IMLILIK SÜREC‹ (1700-1838)
OSMANLI YEN‹LEfiMES‹NDE
DÖNÜM NOKTASI III. SEL‹M VE
N‹ZAM-I CED‹T
II. MAHMUT DÖNEM‹ GEL‹fiMELER‹
VE YEN‹L‹KLER‹ (1808-1839)
Osmanl›
Devleti’nde
Yenileflme Çabalar›
1
ATATÜRK ‹LKELER‹ VE ‹NKILAP TAR‹H‹-I
pf3
pf4
pf5
pf8
pf9
pfa
pfd
pfe
pff
pf12
pf13
pf14
pf15
pf16
pf17
pf18

Partial preview of the text

Download history about Atatürk and more Study notes History in PDF only on Docsity!

Bu üniteyi tamamlad›ktan sonra; Osmanl› Devleti’nin klasik döneminin sonundaki s›n›r genifllemelerinin nas›l ortaya ç›kt›¤›n› aç›klayabilecek, XVII. yüzy›lda yaflanan buhran›n sebeplerini ve bunlar›n dönemin ayd›nla- r›nca nas›l de¤erlendirildi¤ini aç›klayabilecek, XVIII. yüzy›lda yaflanan Lale Devri ve Nizam-› Cedit uygulamalar›n› ana hat- lar›yla aç›klayabilecek, III. Selim ve II. Mahmud dönemi yenilik çabalar›n› karfl›laflt›rarak beklenti ve neticelerini de¤erlendirebilecek XIX yüzy›lda Osmanl› Devleti’nin, iç isyanlar›n yan› s›ra ‹ngiltere, Fransa ve Rusya ile askerî, ekonomik ve siyasi iliflkilerini analiz edebilecek bilgi ve be- cerilere sahip olacaks›n›z.

‹çindekiler

  • Klasik Dönem
  • Lale Devri
  • Ekonomik Ba¤›ml›l›k
    • Buhran
    • Nizam-› Cedit

Anahtar Kavramlar

Amaçlar›m›z

N

N

N

N

N

Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

  • OSMANLI DEVLET‹’N‹N DURAKLAMA DEVR‹NE GENEL B‹R BAKIfi
  • OSMANLI DEVLET‹’NDE BUHRAN, YEN‹LEfiME VE EKONOM‹K BA⁄IMLILIK SÜREC‹ (1700-1838)
  • OSMANLI YEN‹LEfiMES‹NDE DÖNÜM NOKTASI III. SEL‹M VE N‹ZAM-I CED‹T
  • II. MAHMUT DÖNEM‹ GEL‹fiMELER‹ VE YEN‹L‹KLER‹ (1808-1839)

Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar›

ATATÜRK ‹LKELER‹ VE ‹NKILAP TAR‹H‹-I

OSMANLI DEVLET‹’N‹N BUHRAN DEVR‹NE

GENEL B‹R BAKIfi

  1. yüzy›ldan 18. yüzy›l›n bafl›na kadar olan dönem Osmanl› Devleti’nin Durakla- ma Dönemi olarak adland›r›l›r. Baz› tarihçiler duraklama dönemini Kanuni Sultan Süleyman’a kadar götürmektedir. Baz›lar› ise dönemin 1579’da Sokullu Mehmet Pafla’n›n ölümünden sonra bafllad›¤›n› ifade etmektedir. Gerçekten de 16. yüzy›- l›n ikinci yar›s›ndan itibaren Osmanl› s›n›rlar› dâhilinde devlet teflkilat› ve sosyal hayatta birtak›m aksakl›klar bafl göstermeye bafllam›flt›r. Ancak bu aksakl›klar fe- tihleri ve devletin genifllemesini durduramam›flt›r. Bu nedenle 17. yüzy›l›n sonu- na kadar yaklafl›k yüz y›l süren bu dönemin Duraklama Dönemi yerine Buhran Dönemi olarak adland›r›lmas› daha do¤ru olacakt›r. Çünkü Osmanl› Devleti’nin fetih ve zaferlerinin duraklamad›¤›, ancak iç ve d›fl nedenlerden kaynakl› olarak devletin idari ve askerî teflkilat›nda, iktisadi ve sosyal hayatta bir buhran yafland›- ¤› görülmektedir. Devletin en parlak y›llar›n› yaflad›¤› Kanuni Sultan Süleyman Dönemi’nden he- men sonra Sokullu’nun sadrazaml›¤› ve II. Selim’in padiflahl›¤› s›ras›nda, 1571’de yaflanan ‹nebaht› ma¤lubiyetine ra¤men, K›br›s’›n fethi tamamlanm›flt›r. 1574’te Tunus ele geçirilmifl, 1578’de Fas’ta kazan›lan el- Kasrü’l-kebir zaferiyle de Osman- l›lar›n nüfuzu Kuzey Afrika’n›n en bat› ucuna kadar genifllemifltir. Ayn› dönemde Osmanl›lar do¤u s›n›rlar›n› da geniflletme çabas› içerisine gir- miflti. fiah Tahmasp’›n ölümünden sonra zay›flamaya bafllayan Safeviler (‹ran) üze- rine 1578’de yürüyen Osmanl› ordusu, böylece 12 y›l sürecek olan Osmanl›- Safe- vi savafl›n› bafllatm›fl oldu. Bu savafl sonunda Osmanl› topraklar›n›n do¤u s›n›r› Ha- zar Denizi’ne kadar geniflledi. fiah Abbas, 1622’de Safevilerin kaybettiklerini geri almak üzere on yedi y›l sürecek bir savafl bafllatt›. Bu savafl s›ras›nda fiah Abbas’›n ele geçirdi¤i yerler ise ölümünden sonra tahta geçen fiah Safi döneminde IV. Mu- rat’›n bizzat idare etti¤i seferlerde geri al›nd›. 1639’da imzalanan Kasr-› fiirin Ant- laflmas› ile de bugünkü Anadolu-‹ran s›n›r› çizilmifl oldu. Bu dönemde, Osmanl› Devleti geleneksel Do¤u- Bat› siyasetin yan›nda Kuzey siyaseti takip etmifltir. Devletin buraya yönelmesine 1594’ten itibaren bafllayan Kossak sald›r› ve ya¤malamalar› neden olmufltur. Kossaklar 1615, 1620 ve 1624 y›l- lar›nda ‹stanbul’un Karadeniz k›y›lar›na kadar inmeyi baflarm›flt›r. Bu ak›nlar Os- manl› Devleti’ni büyük oranda zarara u¤ratm›fl, ülke içinde bu dönemde k›tl›¤›n bafl göstermesine de sebep olmufltur.

Osmanl› Devleti’nde

Yenileflme Çabalar›

Osmanl›lara ba¤lanm›fl olmas›na ra¤men k›sa bir süre sonra Osmanl›lar buradan çekilmek zorunda kalm›flt›r.

Osmanl›lar›n reform önerilerinde idealize ettikleri klasik dönemin (1300-1600) idari, kültürel ve sosyal özellikleri hakk›nda genifl kapsaml› bilgi için Halil ‹nalc›k’›n “Osmanl› ‹mparatorlu¤u Klasik Ça¤(1300-1600)”, adl› kitab›n› (Yap› Kredi Yay›nlar› ‹stanbul 2003) okuyabilirsiniz.

Avrupa’n›n Roma ‹mparatorlu¤u’nun y›k›l›fl›ndan itibaren kaydetmifl oldu¤u gelifl- meyi incelemeden ve göz önünde bulundurmadan Osmanl› Devleti’nin 17. yüzy›l- da yaflad›¤› buhran› anlamak ve kavramak mümkün de¤ildir. Avrupa, 11. yüzy›lda kuvvetli siyasi birli¤in bulunmad›¤› derebeylikler görüntüsünden, 14. yüzy›ldan iti- baren h›zla kurtularak merkezileflmeye bafllam›flt›r. Mutlak hükümdarl›k rejimleri- nin güç kazanmas›yla birlikte, 16. yüzy›lda, Avrupa’da sömürgecilik hareketi bafl- lam›fl ve Osmanl› yönetimince asla benimsenmeyecek olan bu yöntem Avrupa’ya büyük zenginlik getirmifltir. Kilisenin birli¤inin sars›lmas›yla birlikte yaflanan Re- form ve Rönesans devirleri, 17. yüzy›ldan itibaren Ayd›nlanma Ça¤›’na girilmesine; bilim, teknoloji, felsefe ve kültür alan›nda Avrupa’n›n büyük aflamalar kaydetme- sine yol açm›flt›r. Teknolojik geliflmelerin nimetlerini askerî alanda toplayan ve sö- mürgelerden elde edilen gelirlerle hazinelerini dolduran Avrupal› devletler, 17. yüzy›ldan itibaren Do¤u’nun büyük imparatorlu¤u Osmanl›lara karfl› büyük bir avantaj elde etmifltir. Osmanl› Devleti ise rakiplerinin sa¤lad›¤› bu geliflmeler kar- fl›s›nda rekabet edemeyerek eski iktisadi ve askerî gücünü kaybetmeye bafllam›fl- t›r. Bu durum, devlet teflkilat›nda ve sosyal hayatta da bozuklular›n bafl gösterme- sine yol açm›flt›r. Avrupa’daki geliflmelere paralel olarak yaflanan bu buhran›n›n sebeplerini flöyle s›ralamak mümkündür:

  1. Avrupa’n›n kuvvetli merkezî hükûmetler kurmas›, sömürgecilik yoluyla zen- ginleflmesi ve bilim, teknoloji, felsefe ve kültür alan›nda büyük geliflmeler kaydetmesi.
  2. Co¤rafi Kefliflerle ‹pek Yolu gibi Osmanl›lar›n hâkimiyetindeki eski ticaret yollar›n›n önemini kaybetmesi.
  3. Hanedan ve devlet adamlar›n›n iyi yetiflmemifl olmas›.
  4. Merkezî otoritenin zay›flamas› ve iltizam sistemine geçiflle birlikte mültezim- lerin (vergi tahsildarlar›) köylü üzerindeki bask›y› art›rmas› üzerine yoksul- luk ve isyanlar›n artmas›. (Celali ‹syanlar› vb.)
  5. Yeniçeri Oca¤›’n›n ve askerlik teflkilat›n›n bozulmas›, savaflta elde edilen ga- nimetlerinin azalmas›.
  6. Devletin s›n›rlar›n›n genifllemesiyle birlikte merkezî otoritede yaflanan sorunlar. Yüzy›l›n bafl›nda Osmanl› devlet adamlar›n›n pek ço¤u son 15 y›l dört cephe- de savafl›ld›ktan sonra 1699’da imzalanan Karlofça Antlaflmas›’yla al›nan kötü so- nuçlar sebebiyle önce devletin iç durumunun düzeltilmesi gerekti¤i fikrinde birlefl- miflti. Çünkü ancak bu flekilde devletin kaybetti¤i topraklar›n geri al›nmas›n›n mümkün olabilece¤ine inan›lmaktayd›. Öte yandan Kap›kulu askerleri 1703’te is- yan etmifl ve Edirne Vakas› olarak an›lan bu olayda II. Mustafa tahttan indirilerek fieyhülislam Feyzullah Efendi de öldürülmüfltü. Edirne Vakas›, Osmanl› devlet adamlar›na iç meselelere e¤ilmenin art›k kaç›n›lmazl›¤›n› ve yap›lacak ilk iflin de merkezî otoriteyi güçlendirmek oldu¤unu aç›kça göstermiflti.
  7. Ünite - Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar› 5

S O R U

D ‹ K K A T

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE SIRA S‹ZDE

AMAÇLARIMIZ AMAÇLARIMIZ N N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

M A K A L E M A K A L E

Devrin Âlimlerinin Kaleminden Buhran

Osmanl› Devleti’nin yaflad›¤› buhran 16. yüzy›l›n ikinci yar›s›ndan itibaren baz› Osmanl› devlet adamlar› ve âlimleri taraf›ndan fark edilmifl ve durumun iyilefltiril- mesine yönelik olarak çeflitli tedbirler üzerinde durulmufltur. Dönemin ayd›nlar› taraf›ndan devletin içinde bulundu¤u bu durum “tereddî ve tagayyür (yozlaflma ve bozulma)” olarak nitelendirilmifltir. Halep Defterdar› Gelibolulu Mustafa Âli Efendi 1581’de yazd›¤› Nasihatü’s-Selatin adl› eserinde buhrana sebep olarak “devlet adamlar›n›n niteliksizleflmesi”ni göstermektedir. Bosnal› Bilgin Hasan Kâ- fi ise 1595’te yazd›¤› Usûlü’l-Hikem fi Nizami’l-Âlem adl› eserinde, buhrana “dev- let düzeninde eski kurallar›n terk ediliflinin ve askerî alanda teknolojik olarak ge- ri kalm›fll›¤›n” yol açt›¤›n› söylemektedir. Manisal› Defter Emini Aynî Ali, Risale-i Vazife-haran ve Merâtib-i Bendegân-› Âl-i Osman adl› eserinde “t›mar sisteminin bozulmas›, makam sahiplerinin günlük ç›kar pefline düflmesi, askerî teflkilat›n bo- zulmas›, rüflvetin artmas›, hazinenin boflalmas›” gibi geliflmelerin Osmanl› Devle- ti’nde bir buhran yaflanmas›na yol açt›¤›n› ifade ederken devletin devaml›l›¤› için flart olan kurumlar›n (reaya, hazine ve asker) bozuldu¤unu yazmaktad›r. 17. yüz- y›l›n ilk yar›s›nda da âlimler buhran›n nedenini ve çözümünü aramaya devam et- mifltir. Göriceli Koçi Bey IV. Murat’a (1623-1640) sundu¤u risalesinde, buhran›n köklerini Kanuni Dönemi’ne kadar götürerek, “reaya, memleket ve hazine kayb›- na rüflvetçili¤in sebep oldu¤unu” ifade etmifltir. Rüflvetçili¤in artmas›n› ise nitelik- siz devlet adamlar› ve yöneticilerin varl›¤›na ba¤lam›flt›r. Dönemin âlimlerinden Kâtip Çelebi ise Mizanü’l- Hak fi ‹htiyari’l-Ehakk adl› eserinde Osmanl› medrese- lerinin bozulmufl olmas›n› devletin bir buhran devrine girmesine sebep olarak gösterir. Ona göre medreseler taassup içine düflmüfltür oysa âlimler pozitif bilim- ler ve felsefeye yönelmelidir.

OSMANLI DEVLET‹’NDE BUHRAN, YEN‹LEfiME VE

EKONOM‹K BA⁄IMLILIK SÜREC‹ (1700-1838)

II. Mustafa’dan sonra tahta ç›kan III. Ahmet (1703-1730) iç ve d›fl siyasette bar›fl or- tam›n› korumaya özen gösterdi. Ancak Rusya’n›n (bask› ve tecavüzleri neticesin- de) Osmanl› Devleti, Rusya ile savaflmaya mecbur kald›. Rusya’n›n Orta Asya’daki yay›lma siyaseti ve Balkanlar’da yürüttü¤ü Slavlaflt›rma hareketi tehlikeli boyutlara ulaflmas› üzerine 1711 Bahar›nda bafllayan Prut savafl›yla Rus ordusu bozguna u¤- rat›larak Azak Kalesi geri al›nd›. Hemen ertesinde 1715’te Venedik ile yap›lan sa- vafltan sonra da Mora yeniden Osmanl› hâkimiyetine geçti. Savafllarda kazan›lan bu baflar›lara ra¤men diplomatik görüflmelerde ayn› baflar› gösterilemedi¤i gibi 1715-1718 y›llar› aras›nda süren Avusturya savafl›nda ise Osmanl› Devleti ma¤lup olarak 21 Temmuz 1718’de Pasarofça Antlaflmas›’n› imzalamak zorunda kalm›fl ve S›rbistan’›n önemli bir k›sm›n› kaybetmiflti.

Lale Devri (1703-1730)

Osmanl› Devleti, art›k kaybetti¤i topraklar› geri alma umudunu tamam›yla kaybet- meye bafllam›flt›. Böylece mutlak bir bar›fl siyaseti izlenerek devletin iç yap›s›nda baz› düzenlemelerin gündeme gelece¤i Lale Devri’ne girilmifl oldu. 1718- 1730 y›l- lar› aras›n› kapsayan bu yenileflme dönemine, ‹stanbul’da yo¤un olarak lale yetifl- tirilmesinden ve lalelerin dünyaya yay›lm›fl olmas›ndan dolay› bu isim verilmiflti. III. Ahmet döneminde devlet erkân›, Pasarofça yenilgisinden sonra Avrupal›lar›n üstünlü¤ünün nedenlerinin araflt›r›lmas› gere¤i üzerinde durarak Osmanl›n›n Av-

6 Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

s›z subay getirtilmiflse de “askerî alandaki yeniliklerini uygulamak üzere Avrupa- l› uzmanlar›n getirtilmesi” düflüncesi I. Mahmut döneminde daha yo¤un ve plan- l› bir politika olarak kendini göstermifltir. Bu uzmanlardan ilki Frans›z soylular›n- dan olan ve daha sonra Müslüman olarak Ahmet ismini alan Humbarac› Ahmet Pafla’d›r. As›l ismi Claude- Aleksandre Comte de Bonnevale olan Ahmet Pafla, 1729’da Avusturya’dan kaçarak Osmanl›ya s›¤›nm›flt›. Patrona Halil ‹syan›’ndan sonra ordu ›slahat› hakk›nda Saray’a bir rapor sunan Ahmet Pafla, 1731’de ‹stan- bul’a ça¤›r›larak Humbarac› Oca¤›’n›n bafl›na getirilmiflti. Burada Avrupa tarz›nda yenilikler yapmak isteyen Ahmet Pafla “maafllar›n düzenli ödenmesi, emeklilik sis- teminin kurulmas› ve Yeniçerilerin birliklere bölünerek kendisinin yetifltirece¤i subaylar komutas›na girmesi” gibi radikal çözümler önermifl, ancak faaliyetleri yaln›zca Humbarac› Oca¤›’n›n ›slah edilmesiyle s›n›rl› kalm›flt›. Ocak, Avrupa tar- z›nda düzenlenmifl ilk Osmanl› kurumu olmufltur. Fransa ve Avusturya askerî yöntemlerine göre düzenlenen Ocak’›n üniformalar› da geleneksel Osmanl› giysi- sinden farkl›yd›. Humbarac› Ahmet Pafla, döneminin çok önemli bir yenili¤ine da- ha öncülük ederek 1736’da topçu askerlerinin e¤itimi için Hendesehane’yi (Kara Mühendishanesi) kurmufltu. Görüldü¤ü gibi I. Mahmut döneminde özellikle askerî ala- n›n yenileflmesinde ilk ciddi ad›mlar at›lm›flt›r. Bunlar›n ya- n› s›ra I. Mahmut kültürel alan- da da pek çok yenili¤e öncü- lük etmifltir. Bu dönem ‹brahim Müteferrika’n›n matbaas›na Sa- ray deste¤i sa¤lanm›fl, yazar ve sanatç›lara çeflitli yard›mlarda bulunulmufltur. I. Mahmut, ‹s- tanbul’da Ayasofya, Fatih ve Süleymaniye Camileri ile Top- kap› Saray›’nda kütüphane aç- t›rarak ülkenin dört bir yan›na gönderilen görevliler arac›l›¤›y- la önemli kitap ve el yazmala- r›n› toplatm›flt›r. Osmanl› Dev- leti’nin ilk k⤛t fabrikas› da Po- lonya’dan k⤛t ustalar›n›n ge- tirtilmesinden sonra 1746’da Yalova’da faaliyete geçmifltir. ‹stanbul’un su meselesinin kö- künden çözülerek on y›llarca flehrin su s›k›nt›s› çekmemesi de I. Mahmut dönemi icraatlar›n›n bir sonucudur.

8 Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

Foto¤raf 1.

Humbarac› Ahmed Pafla

Kaynak: Yaflamlar› ve Yap›tlar›yla Osmanl›lar Ansiklopedisi I, Yap› Kredi Kültür Sanat Yay›nc›l›k, ‹stanbul 1999.

III. Mustafa Dönemi (1757-1774)

I. Mahmut’un 1754’te vefat›ndan sonra tahta 55 yafl›ndaki kardefli III. Osman geç- miflti. K›sa süreli hükümdarl›k döneminde iç ve d›fl politikada kayda de¤er bir ge- liflme sergileyemeyen III. Osman’›n 30 Ekim 1757’de ölümünden sonra Osmanl› taht›na 41 yafl›ndaki III. Mustafa geçmiflti. Sultan’›n dönemin Sadrazam› Mehmet Rag›p Pafla ile birlikte izlemifl oldu¤u bar›flç›, dengeli ve tutarl› politika neticesinde Hazine gelirleri art›r›ld›; vak›flara, t›marlara ve iltizamlara s›k› denetim getirildi; ti- caretin gelifltirilmesi yoluna gidildi; Saray masraflar› k›s›ld› ve askerî alanda baz› yenilikler yap›ld›. Ancak Rag›p Pafla’n›n 1763’te ölümünden sonra bar›fl ortam› 1768 Osmanl›-Rus savafl›yla sona erdi. Rusya’n›n Lehistan’› iflgal etmesi üzerine Osmanl› Devleti Rus- ya’ya sert bir nota göndermifl ve Rusya’n›n geri çekilmemesi üzerine Osmanl›-Rus savafl› bafllam›flt›. Osmanl› ordusunun yenilgisiyle sonuçlanan bu savafl 1774’te Küçük Kaynarca Antlaflmas› ile sona erdi. Küçük Kaynarca Antlaflmas› Osmanl› Devleti’nin Karlofça’dan sonra imzalad›¤› en a¤›r ikinci antlaflmad›r. Antlaflma Os- manl›lar›n toprak kayb›ndan ziyade hukuk, ticaret ve diplomasi alan›nda ald›¤› en büyük yenilgidir. Ruslar kazand›klar› bu zaferle Karadeniz’e yerleflmifl ve Osman- l›’n›n Ortodoks tebaas›n›n haklar›n›n koruyuculu¤una soyunmufltur. Ruslar antlafl- ma hükümlerine göre ‹stanbul’da bir Ortodoks kilisesi kurma hakk› da elde etmifl- tir. Bu antlaflmayla ayn› zamanda ‹stanbul’da daimi bir elçilik ve istedikleri flehir- lerde de konsolosluk açma hakk›na sahip oluyordu. Rus ticaret gemilerinin Bo- ¤azlardan geçifli serbest hâle gelirken antlaflma hükümlerine göre Osmanl›lar Rus- ya’ya üç y›lda 4 milyon ruble (on befl bin kese) savafl tazminat› ödemeyi de ka- bul ediyordu.

Küçük Kaynarca Antlaflma Osmanl› Devleti’nin Karlofça’dan sonra imzalad›¤› en a¤›r ikin- ci antlaflmad›r. Antlaflma Osmanl›lar›n toprak kayb›ndan ziyade hukuk, ticaret ve diploma- si alan›nda ald›¤› en büyük yenilgidir. Ruslar kazand›klar› bu zaferle Karadeniz’e yerlefl- mifl ve Osmanl›n›n Ortodoks tebaas›n›n haklar›n›n koruyuculu¤una soyunmufltur.

  1. Ünite - Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar› 9

Foto¤raf 1. Mühendishanenin ö¤retim elemanlar› toplu hâlde

Kaynak: Yaflamlar› ve Yap›tlar›yla Osmanl›lar Ansiklopedisi I, Yap› Kredi Kültür Sanat Yay›nc›l›k, ‹stabul 1999.

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE

D Ü fi Ü N E L ‹ M

SIRA S‹ZDE

S O R U

D Ü fi Ü N E L ‹ M

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE SIRA S‹ZDE

AMAÇLARIMIZ AMAÇLARIMIZ N N

K ‹ T A P K ‹ T A P

hastal›¤› sonucunda I. Abdülhamid 7 May›s 1789’da vefat etti. Osmanl›-Rus ve Os- manl›- Avusturya savafllar›n›n büyük bir h›zla Osmanl› aleyhine sürdü¤ü 1789 y›- l›nda tahta III. Selim geçti. III. Selim ilk olarak 31 Ocak 1790’da Prusya ile bir itti- fak yaparak Avusturya’y› zor duruma soktu. Avusturya’n›n Osmanl› ile savaflta ga- lip gelerek güçlenmesini istemeyen Prusya, Avusturya ile bir antlaflma yaparak Avusturya’n›n savafl› sona erdirmesini sa¤lad›. Osmanl›lar›n Avusturya ile 4 A¤us- tos 1791’de yapt›¤› Zifltovi Antlaflmas› ile Osmanl›-Avusturya savafl› sona erdi. Bu antlaflma ile Osmanl›lar Belgrat dâhil savafl öncesindeki s›n›rlar›na döndü. Avustur- ya’n›n savafltan çekilmesi müttefik Rusya’y› zor duruma sokmuflsa da Rus ordusu- nun en son Maçin’de elde etti¤i baflar› üzerine Osmanl› Devleti bar›fl istemek zo- runda kald›. 10 Ocak 1792’de imzalanan Yafl Antlaflmas› ile Osmanl›lar K›r›m’› ele geçirme ümidini tamam›yla yitirdi. Bu antlaflmayla Osmanl› Devleti Kafkasya’daki nüfuz bölgelerinde de gerilemifltir. III. Selim, Zifltovi Antlaflmas›’n›n imzalanmas›ndan hemen sonra yenileflme ha- reketine h›z verdi. Avusturya’ya elçi olarak gönderilen Ebubekir Rat›p Efendi, 1791’de Viyana’dan döndükten sonra Avrupa’daki askerî ve sosyal hayat› anlatan 500 sayfal›k Sefaretname’sini Sultan’a sundu. III. Selim, 1791 sonbahar›nda çeflitli kesimlerden seçilmifl 22 kifliden “devletin zaaflar› ve al›nmas› gereken önlemleri” içeren layihalar (raporlar) istedi. Haz›rlanan Bu layihalardaki görüfllerin ortak nok- tas› “askerî alanda yenileflme yap›lmas›n›n zarureti” idi. Layihalarda askerlik ala- n›n›n yan› s›ra mali, idari, toplumsal ve iktisadi meselelerden de bahsedilmekteydi. Çözüme yönelik olarak ise Kanuni Sultan Süleyman Devri’ne dönme zorunlulu¤u, eski kurumlar›n tümüyle tasfiye edilmesi ve Yeniçeri Oca¤›’n›n yenilenmesi gibi görüfller öne sürülmüfltür. III. Selim bu görüfller çerçevesinde “Nizam-› Cedit (Yeni Düzen)” ad› verilen ›slahat hareketine bafllad›. Ne var ki bu dönemki yeniliklerde zorunlu olarak askerî alana a¤›r- l›k verilmesi, Nizam-› Cedit hare- ketinin ordunun düzenlenmesi- ne yönelik bir hareket olarak an- lafl›lmas›na yol açt›. Oysa Nizami Cedit hareketi siyasi, iktisadi, sos- yal ve askerî alan› kapsayan bir hareketti. Nitekim merkezî otori- tenin güçlendirilmesi ve devletin sars›lan iktidar›n›n sa¤lamlaflt›r›l- mas› amac›yla ç›kar›lan birtak›m kanunnamelerle idari, adli ve sosyal alanda yeni bir düzen ku- rulmaya çal›fl›ld›. Bunlardan bafl- ka Nizam-› Cedit hareketiyle “Ye- niçeri Oca¤›’n›n kald›r›lmas›, ule- man›n nüfuzunun k›r›lmas›, fley- hülislamlar›n siyaseti yönlendi- ren fetvalar›na son verilmesi, Av- rupa’n›n ilim, sanat, askerlik, zi- raat, ticaret ve medeniyet haya- t›nda yapt›klar› yeniliklerin Os- manl› Devleti’nde de uygulanma- s›” amaçland›.

  1. Ünite - Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar› 11

Resim 1. Hippolite Berteau’un ya¤l›boya tablosunda II. Selim

III. Selim Osmanl› Devleti’nin kurtuluflunu hemen her sahada ça¤›n gereklerine ayak uydurarak modernleflmede gören ayd›n ve sanatkâr bir padiflaht›r.

Kaynak: TSM Tablo Galerisi

Askerî Alanda Yenilikler

III. Selim dönemi, Nizam-› Cedit hareketinde Avrupa tarz›nda bir ordunun kurul- mas› ve eski askerî kurumlar›n modernlefltirilmesi amaçland›. Eski askerî kurumla- r›n modernlefltirilmesi maksad›yla önce idari ve askerî ifller birbirinden ayr›ld›. As- kerlikle ilgisi olmayanlar Yeniçeri Oca¤›’ndan ç›kar›ld›. Ocaklar›n k›fllalar› geniflle- tilerek askere sürekli talim yapma zorunlulu¤u getirildi. Askerlerin ücretleri art›r›- larak, dirliklerin saray gözdeleri yerine askere verilmesi karar› al›nd›. Yeniçeri Oca- ¤›’n›n kay›tl› mevcudu yar›ya düflürülerek 30 bine indirildi. Yeniçerilere Avrupa tü- fekleri ve askerî malzemeleri ile her birime bu tüfekleri kullanabilen sekiz asker verildi. Yenileflme hareketinin baflar›l› oldu¤u topçu, humbarac›, la¤›mc›, top-ara- bac› ocaklar›ndaki askerlerin evlenmesi yasaklanarak bu askerlere k›fllada kalma zorunlulu¤u getirildi. Yeniçeri Oca¤›’n›n ›slah› için al›nan tedbirlerden biri de üç ayda bir tahsil edilen ve tahvil gibi kullan›lan Yeniçeri esamilerinin/ulufe (maafl) al›m sat›m›n› önleyerek Yeniçeri olmayanlar›n bu esamilere sahip olmas›n› engel- lemekti. Çünkü esamilerin siviller eline geçmesi, Oca¤›n çeflitli flah›s ve gruplar›n ç›karlar› do¤rultusunda yönlendirilmesini ve baz› suiistimallere u¤rat›lmas›n› bera- berinde getirmiflti. Ancak ço¤unlu¤u zaten savafla gitmeyen, esnafl›k yapan, raha- ta al›flm›fl Yeniçeriler k›sa bir zaman sonra “talimin gavur ifli” oldu¤unu söyleye- rek yeni usul çerçevesinde talim yapmay› reddettiler. Eski kurumlar›n ›slah› çal›flmalar›n›n yan›s›ra Avrupa tarz›ndaki yeni ordu ise Nizam-› Cedit ad›yla 24 fiubat 1793’te kuruldu. Bu ordunun bafl›na Sadaret eski Kethüdas› Mustafa Reflit Efendi getirildi. Fransa ve ‹sveç’ten getirtilen subaylar›n yönetimindeki Nizam-› Cedit ordusunun kuruluflunda 1602 er ve 27 subay mevcu- du bulunmaktayd›. Nizam-› Cedit ordusuna ba¤l› olarak 23 Kas›m 1799’da farkl› k›- yafetleri olan yeni bir birim daha eklendi. Ordunun 1802’de mevcudu 9263 er ve 27 subaya yükselmiflti. 1806’da ise mevcut iyice art›r›larak 22.685 er ve 1590 suba- ya ç›kar›ld›. Bu askerlerin ya- r›s› Anadolu’da yar›s› da ‹s- tanbul’da istihdam edilmiflti. Nizam-› Cedit ordusunun masraflar›n›n karfl›lanmas› için ‹rad-› Cedit Defterdarl›- ¤› kurulmufltu. Defterdarl›¤a bofl kalan dirlikler, içki, tü- tün, kahve gibi mallara ko- nan vergiler tahsis edildi. Yeni orduyu ve eski askerî kurumlar› nitelikli as- kerlerle güçlendirmek mak- sad›yla 1795’te Mühendisha- ne-i Berr-i Hümayun (Kara Mühendishanesi) kuruldu. Mühendishane’de Frans›z hocalardan faydalan›ld›. Bu- rada Frans›zca zorunlu dil olarak okutuldu. Ayr›ca Mü- hendishane’nin Kütüphane- si de k›sa zamanda Frans›z- ca kitaplarla zenginlefltirildi.

12 Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

Foto¤raf 1. Nizam-› Cedid Ordusu talimde. ‹LK ADIMLAR: Osmanl› Devleti’nde askerî yenilik alan›ndaki ilk at›l›mlar III. Selim’in kurdu¤u Nizam-› Cedid ordusuyla bafllad›. III. Selim’in amac› de¤iflen koflullara uygun olarak ileri askerî teknikle donanm›fl, Avrupai tarzda e¤itim yapan bir ordu oluflturmakt›. Bunun için Fransa’dan uzman istendi. Ayr›ca bu ordunun harcamalar› için ‹rad-› Cedid ad›nda bir vergi getirildi. Ancak bu yeni ordunun kurulmas› birçok tepkiye yol açt›. Nizam-› Cedid ordusu ve III. Selim. Kaynak: Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, ‹letiflim Yay›nlar›, ‹stanbul 1985.

likle gedik (tekel, imtiyaz) usulünü kald›rd›. Tüccar ve esnaf gediklerinin kald›r›l- mas›yla serbest hâle getirilen ticaretin gelifltirilmesi yoluna gidildi. Böylece Osman- l› sanayi ve ticareti Avrupa’da oldu¤u gibi serbest rekabet ortam›na aç›l›yordu.

Osmanl›-Frans›z Savafl›

Napolyon’un önderli¤inde Frans›z ordusu 1798 y›l›nda M›s›r’a sald›rarak Osman- l›n›n önemli bir vilayeti olan M›s›r’› ele geçirmiflti. Osmanl› ordusunun alm›fl oldu- ¤u yenilgiler Fransa’ya yaln›z bafl›na karfl› koyamayaca¤›n› gösterdi¤inden Osman- l› devleti ittifak aray›fl›na girdi. Bu maksatla Fransa’ya karfl› 3 Ocak 1799’da Ruslar- la, 5 Ocak 1799’da ‹ngiltere ile ittifak antlaflmalar› imzaland›. Böylece y›llarca kar- fl› karfl›ya gelmifl olan Osmanl› ile Rus ordusu tarihte ilk kez yan yana savafl vere- cekti. ‹ngiltere ve Rusya, Fransa ile yap›lan 30 A¤ustos 1801 tarihli antlaflma ile Na- polyon kuvvetlerini M›s›r’dan ç›kard›. Osmanl›lar M›s›r’da Frans›zlardan kurtul- mufltu ancak bu kez de yap›lan ittifak›n karfl›l›¤› olarak ‹ngiltere ve Rusya’n›n a¤›r istekleriyle yüz yüze kalm›flt›. ‹ngiltere, Frans›zlar› bölgeden ç›karmak bahanesiy- le girdi¤i M›s›r’a yerleflmek niyetindeydi. Rusya ise bir yandan Ege adalar› ve Mo- ra’daki Hristiyan ahaliyi Osmanl› aleyhine k›flk›rtarak buralar› ele geçirme hesapla- r› yap›yordu; di¤er yandan da Bo¤azlardan kal›c› olarak geçifl hakk› alman›n pe- flindeydi. Bu tehlikeli durumda Osmanl› devlet adamlar› çareyi yeniden Avrupa’da pek çok baflar› kazanan Fransa ile ittifakta bularak 25 Temmuz 1802’de Fransa ile Paris Antlaflmas›’n› imzalam›flt›r.

Osmanl›-Rus-‹ngiliz Savafl›

Fransa ile yeniden yak›n iliflkiler kuran Osmanl›lar, ‹ngilizlerin M›s›r üzerindeki he- saplar›n› bofla ç›karmak maksad›yla bölgedeki otorite bofllu¤unu doldurmak için Temmuz 1805’te Mehmet Ali Pafla’y› M›s›r’a vali olarak atad›. Bu arada ittifak›n so- na ermesi nedeniyle Bo¤azlar’›n Rus savafl gemilerine kapanmas› iki devlet aras›n- da gerginlik ç›kmas›na yol açm›flt›. Osmanl›n›n Bo¤azlar’› Rusya’ya kapatmas›, Rusya ile ittifak hâlinde olan ‹ngiltere’nin de Osmanl›’ya karfl› tutum almas›na ne- den oldu. ‹ngiltere ayr›ca Osmanl›-Frans›z yak›nlaflmas›ndan son derece rahats›z olarak Osmanl› Devleti üzerindeki Frans›z nüfuzuna son verilmesini istiyordu. III. Selim bu iki devletin isteklerini baflta kabul ettiyse de Napolyon’un Prusya’da za- fer kazanmas› üzerine karar›ndan döndü. Bu geliflme üzerine Rusya ‹ngiltere’nin deste¤iyle Ekim 1806’da Memleketeyn’i (Hotin ve Bender kaleleri) iflgal etti. Bu- nun üzerine Osmanl› Devleti her iki devlete karfl› savafl açt›. ‹ngiliz donanmas› 18 fiubat 1807’de Bo¤az’dan geçerek ‹stanbul k›y›lar›na kadar geldi. Ancak 1 Mart’ta geri dönmek zorunda kald›. ‹ngilizler ‹skenderiye’de de Mehmet Ali Pafla taraf›n- dan yenilgiye u¤rat›larak 1807 Eylül’ünde bölgeden çekilmeye bafllad›.

Kabakç› Mustafa ‹syan› ve III. Selim Devri’nin Sonu

III. Selim’in Nizam-› Cedit hareketi eski düzenden flahsi ç›karlar› olan kifli ve grup- lar taraf›ndan tepkiyle karfl›lanm›flt›. Dünyan›n en kuvvetli askerî say›lan Osmanl›- lar›n Avrupal›lardan askerî usul ö¤renmesi ve Avrupa elbiselerini giymesi elefltiri- lerin oda¤›na yerlefltirilmiflti. Mevcut düzenden faydalananlar aras›nda subaylar, ‹stanbul’un orta ve yüksek tabakas› ile merkezî hükûmete kafa tutmaya bafllam›fl olan yerel iktidarlar (ayan, voyvoda, mütegallibe vb.), yüksek memurlar ve baz› din adamlar› bulunuyordu. Hisse senedi durumuna gelmifl olan Yeniçeri ulufelerini sat›n alan baz› devlet rica- li, din adam›, Fenerli Rumlar ve Yahudiler ile baz› ‹stanbullular için Yeniçeri Oca-

14 Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

¤› ayn› zamanda bir gelir kap›s› durumuna gelmiflti. Asker ocaklar›n›n yeni bir dü- zene tabi tutulmas› ile bu gruplar gelirlerinden mahrum kalm›fllard›. Öte yandan Nizam-› Cedit ordusunun ihtiyaçlar›n›n büyük oranda Avrupa’dan temin edilmesi de askerî malzeme satan esnaf›n gelirini azaltm›flt›. Merkezî otoritenin zay›flama- s›yla güçlerine güç katan yerel iktidarlar/ayanlar da yeni düzenin gelmesiyle Ana- dolu’daki iktidar bölgelerini büyük oranda kaybedeceklerdi. Yeni düzenden ç›kar- lar› olumsuz yönde etkilenen bu flah›s ve gruplar›n deste¤iyle Nizam-› Cedit hare- ketine karfl› olanlar, Karadeniz Bo¤az› kalelerinde topçu olan Kastamonulu Kabak- ç› Mustafa önderli¤inde isyan ederek ‹stanbul’a do¤ru yürümeye bafllad›lar. Ka- bakç› Mustafa ‹stanbul’a vard›¤›nda ‹stanbul halk›ndan da büyük destek gördü. ‹s- yanc›lar 28 May›s’ta III. Selim’den Nizam-› Cedit ordusunun kald›r›lmas›n› ve 11 ki- flinin idam›n› istedi. Ertesi gün III. Selim tahtan indirildi ve yerine IV. Mustafa ge- çirildi. 1808’de de Nizam-› Cedit ordusu la¤vedildi.

Devletin yenileflmesi için her alanda düzenlemeler yapan III. Selim isyanc›lar› bast›rmak için say›lar› 20.000’i geçen modern nizam-› cedit birliklerini neden kullanmam›fl olabilir? Tart›fl›n›z

II. MAHMUT DÖNEM‹ GEL‹fiMELER‹ VE YEN‹L‹KLER‹

IV. Mustafa’n›n (1807-1808) k›sa sal- tanat döneminde III. Selim’in bafllat- m›fl oldu¤u yenilikler durdurularak çok say›da Nizam-› Cedit yanl›s› da öldürüldü. IV. Mustafa Yeniçeri Oca- ¤› ile 31 May›s 1807’de bir anlaflma yapt›. Bu anlaflmaya göre Kabakç› ‹syan›’ndan Yeniçeri Oca¤› sorumlu tutulmayacak ve buna karfl›l›k Ocak da devlet ifllerine kar›flmayacakt›. Bu s›rada öldürülmekten kurtulmay› ba- flarm›fl olan yenilikçiler Rusçuk Aya- n› Alemdar Mustafa Pafla’n›n etraf›n- da toplanm›flt›. Yenilikçiler, Rusçuk Ayan› Alemdar Mustafa Pafla önder- li¤inde 10 bin mevcutla ‹stanbul üze- rine yürüdü. Alemdar Mustafa Pa- fla’n›n Saray’a sald›rd›¤› s›rada IV. Mustafa hal’ edilmesini önlemek amac›yla III. Selim’i öldürtmüfltü. Yenilikçilerin Saray’a karfl› elde etti- ¤i baflar› neticesinde II. Mahmut tah- ta ç›kar›ld› ve Alemdar Mustafa Pafla da sadrazam oldu.

Sened-i ‹ttifak (7 Ekim 1808)

II. Mahmut tahta geçer geçmez ilk olarak merkezî otoritenin sa¤lanmas›na yönelik icraatlara a¤›rl›k verdi. Sadrazam Alemdar Mustafa Pafla’n›n yönlendirmesiyle merkezî iktidar› zay›flatan yerel iktidarlar/ayanlar kontrol alt›na al›nmak istendi.

  1. Ünite - Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar› 15

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE

D Ü fi Ü N E L ‹ M

SIRA S‹ZDE

S O R U

D Ü fi Ü N E L ‹ M

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE SIRA S‹ZDE

AMAÇLARIMIZ AMAÇLARIMIZ N N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

M A K A L E M A K A L E

Resim 1. Alemdar Mustafa Pafla

Kaynak: Yaflamlar› ve Yap›tlar›yla Osmanl›lar Ansiklopedisi II, Yap› Kredi Sanat Yay›nc›l›k, ‹stanbul 1999.

Ruslar yaln›zca S›rplar› de¤il Rumlar›n da Osmanl› Devleti’ne karfl› isyanlar›n› k›flk›rt›p destekledi. fiubat 1821’de Rus Çar›’n›n Rum as›ll› ye¤eni ‹psilanti taraf›n- dan ilk isyan hareketi Eflak’ta bafllat›ld›. ‹kinci isyan hareketi bir ay sonra Mart 1821’de Mora’da patlak verdi. Mora ‹syan› k›sa zamanda yay›larak Nisan ay›nda or- ta ve güney Yunanistan’a kadar geniflledi. Osmanl› Devleti’nin Mora ‹syan›’n› bas- t›rmakta gösterdi¤i baflar›s›zl›k üzerine Avrupa devletleri harekete geçerek Osman- l› aleyhine propaganda faaliyeti yürütmeye bafllad›. Osmanl›lar isyan› bast›rabil- mek için M›s›r Valisi Mehmet Ali Pafla’dan yard›m istemek zorunda kald›. Mehmet Ali Pafla kuvvetleri Mora’da büyük baflar› elde ettiler. Ancak isyan bast›r›lmak üze- re iken Ruslar›n savafl tehdidinde bulunmalar› üzerine Osmanl›lar 7 Ekim 1826’da Akkerman Antlaflmas›’n› imzalamak zorunda kald›. Bu s›rada ‹ngiltere ve Rusya Yunanl›lara ba¤›ms›zl›klar›n› kazand›rmak üzere 1827 Nisan’›nda bir protokol im- zalam›fl, Fransa ise Temmuz ay›nda bu protokole ifltirak etmiflti. Bu üç devletin Os- manl› aleyhine imzalam›fl olduklar› protokolü Osmanl› Devleti iç ifllerine müdaha- le olarak de¤erlendirip protesto etti. Bunun üzerine müttefik donanmalar› 20 Ka- s›m 1827’de Navarin Liman›’nda bulunan Osmanl› donanmas›na bask›n yaparak donanmay› yakt›. Avrupal› devletlerin bask›s› neticesinde 14 Eylül 1829’da imzala- nan Edirne Antlaflmas› ile Osmanl› Devleti Yunanl›lar›n ba¤›ms›zl›¤›n› kabul etmek zorunda kald›. Söz konusu askerî baflar›s›zl›klarda Haziran 1826’da kald›r›lan Ye- niçeri Oca¤› dolay›s›yla ortaya ç›kan askerî zaaf›n etkisi aç›kt›r.

M›s›r’daki Yenilik Hareketleri ve Mehmet Ali Pafla ‹syan›

Kavalal› Mehmet Ali Pafla, Padiflah’a ba¤l› olarak yürüttü¤ü M›s›r idaresinde za- manla neredeyse ba¤›ms›z bir iktidar oda¤› hâline geldi. 1811’de Kölemen beyle- rini ortadan kald›rarak tüm M›s›r’a hakim oldu. 1818’de Vahhabi ‹syan›’n› bast›ra- rak Basra Körfezi’ni ele geçirdi. 1820’de M›s›r’›n yan› s›ra Arabistan ve Sudan’a da hakim bir güç durumundayd›. Mehmet Ali Pafla’n›n k›sa bir zaman içinde askerî alanda göstermifl oldu¤u bu baflar› M›s›r’da bafllatm›fl oldu¤u yenilik hareketiyle do¤rudan iliflkiliydi. Nizam-› Cedit’ten etkilenerek Nizamiye ad›n› verdi¤i, Avrupa tarz›nda bir ordu kurmufltu. Nizamiye’de Napolyon ordusundan ayr›lma, iflsiz kalm›fl subaylardan yararland›. Bu ordunun ihtiyaçlar›n› karfl›lamak maksad›yla iktisadi alanda birtak›m yenilikler yapt›. ‹ltizam ve vak›f arazilerinden a¤›r vergiler yoluyla Hazine’ye para aktarmaya bafllad›. 10 y›l içinde bu yöntemle tüm M›s›r topraklar›n› devlet arazisi hâline getir- di. Pamuk ekimini özendirerek M›s›r tar›m›n› canland›rmay› baflard›. Pamuk, hem önemli bir ihraç ürünü hâline geldi; hem de ülkede kurulan fabrikalarda ifllenme- ye bafllanarak M›s›r’da yerli sanayinin oluflturulmas›na çal›fl›ld›. Bu yenilikler neti- cesinde M›s›r’›n geliri 1805’te 13 bin kese iken 1809’da 35 bin keseye ve k›sa bir zaman sonra da 400 bin keseye yükseldi. M›s›r, ‹stanbul’a y›lda 12 bin kese vergi gönderecek kadar güçlü bir ekonomiye ulaflt›. Mehmet Ali Pafla bu yeniliklerden baflka 1829’da Vekayi-i M›sriyye ad›yla M›s›r’›n ilk resmî gazetesini ç›kard› ve Av- rupa’ya pek çok ö¤renci göndererek bir de t›p okulu açt›. Mehmet Ali Pafla, M›s›r’da yürüttü¤ü yenilik hareketi sayesinde ekonomiyi dü- zeltmifl, gelirleri büyük ölçüde art›rm›fl, modern ve güçlü bir ordu kurarak donan- mas›n› da gelifltirmiflti. M›s›r’›n yükseliflte oldu¤u bu tarihlerde ba¤l› bulundu¤u merkez, Osmanl› Devleti, yenilik çabalar›na ra¤men büyük devletlerle ve iç isyan- larla bo¤uflarak zay›fl›yor, kudretini kaybediyordu. Osmanl›lar Mora ‹syan›’n› bas- t›rmak üzere Mehmet Ali Pafla’dan yard›m istemifl ve Mehmet Ali Pafla’n›n kuvvet- leri burada büyük bir baflar› kazanm›flt›. Mora baflar›s›na karfl›l›k Suriye’yi isteyen

  1. Ünite - Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar› 17

Mehmet Ali Pafla’ya sadece Girit verildi. Bu olaylar ‹stanbul ve M›s›r aras›nda ger- gin bir dönemin bafllamas›na sebep olmufltu. Osmanl› ordusunun Rus seferini 12 bin kiflilik bir kuvvetle takviye edece¤i sözünü veren Mehmet Ali Pafla yaln›zca 25 bin kese alt›n vermekle yetinince gerginlik t›rmanmaya bafllad›. 20 Ekim 1831’de Mehmet Ali Pafla’n›n o¤lu ‹brahim Pafla kumandas›ndaki 35 bin mevcutlu M›s›r or- dusu Suriye’ye do¤ru yola ç›kt›. Hünkâr ‹skelesi Antlaflmas›: ‹stanbul ile anlaflmaya yanaflmayan Mehmet Ali Pafla ve ‹brahim Pafla için Saray, idam ferman› ç›kard›. Ancak Suriye’yi ele ge- çiren M›s›r ordusu Anadolu’ya do¤ru ilerlemeye devam etti. Kütahya’ya kadar ula- flan ‹brahim Pafla, 2 fiubat 1833’te k›fl› Bursa’da geçirmek için II. Mahmut’tan izin istedi. Ard›ndan Adana’y› isteyen ‹brahim Pafla, bu teklifin kabul edilmemesi hâ- linde ordusunun ‹stanbul’a yürüyece¤i tehdidinde bulundu. Osmanl› devlet adam- lar›, tehlikenin bu kadar yaklaflm›fl olmas› nedeniyle yard›m aray›fl› içine girdiler. Fransa Mehmet Ali Pafla’y› destekliyordu; ‹ngiltere ise o s›ralarda Avrupa siyaseti- ne ve kendi iç meselelerine yo¤unlaflm›flt›. Rusya Osmanl›n›n yard›m isteyebile- ce¤i tek kuvvet durumunda idi. 5 Nisan 1833’te bir Rus filosu Mehmet Ali Pafla kuvvetlerine karfl› koymak üzere Beykoz’a asker ç›kard›. Bunun üzerine Rus- ya’n›n Osmanl› ile yapt›¤› ittifak neticesinde elde edecekleriyle daha da güçlen- mesini istemeyen ‹ngiltere ve Fransa dikkatini Mehmet Ali Pafla’ya çevirdi. Müca- deleye büyük devletlerin de dahil olmas› neticesinde 8 Nisan 1833’te ‹brahim Pa- fla ile Kütahya’da anlaflmaya var›ld›. Buna göre ‹brahim Pafla’ya Cidde, fiam, Ha- lep valilikleri ile Adana muhass›ll›¤›, Mehmet Ali Pafla’ya ise M›s›r’dan baflka Girit Valili¤i veriliyordu. ‹brahim Pafla ile anlaflma sa¤lanm›fl olmas›na ra¤men II. Mahmut M›s›r’›n yak›n gelecekte yeni bir tehlike arz etmesi ihtimaline karfl› Rusya ile 8 Temmuz 1833’te sekiz y›ll›k bir ittifak ve yard›m anlaflmas› olan Hünkâr ‹skelesi Antlaflmas›’n› imza- lad›. Bu antlaflmayla Ruslar yeni bir sald›r› durumunda Osmanl›ya yard›ma gele- ceklerdi. Bunun karfl›l›¤› olarak ise Bo¤azlar Rusya’ya aç›l›yordu. ‹ngiltere ve Fran- sa’n›n Bo¤azlar’›n statüsündeki bu de¤iflikli¤i kabul etmeyeceklerini ilan etmesi yeni bir kriz yaratm›flt›. Kriz, Rusya’n›n antlaflmayla elde etti¤i haklar› Avusturya ile paylaflmay› kabul etmesiyle sona erdirildi. Böylece Osmanl› Devleti yaln›z Rusya’n›n de¤il di¤er Avrupa ülkelerinin de müdahalesine aç›k bir hâle geliyordu. II. Mahmut M›s›r meselesini niha- i olarak sona erdirebilmek maksad›yla ‹ngiltere’nin de deste¤ini almay› zorunlu görmüfl ve bu maksatla 16 Eylül 1838’de Osmanl›- ‹ngiliz Ticaret Antlaflmas›’n› (Balta Liman› Antlaflmas›) imzalam›flt›. Bu antlaflma ile ‹ngilizlere kapitülasyonlar› dahi aflan iktisadi imtiyazlar sunuluyordu. Balta Liman› Antlaflmas› ile Osmanl› Devleti kendi tüccarlar›na bile vermedi¤i imtiyaz› ‹ngiliz tüccarlar›na veriyor, onla- r› iç gümrüklerden muaf tutuyordu. Belirli ürünlerde kurulan devlet tekeli (yed-i vahit) de bu antlaflmayla tamamen kald›r›l›yordu. Gerçi Osmanl› devlet adamlar› yed-i vahit usulünü kald›rmay› M›s›r ekonomisini geriletmek maksad›yla kabul et- miflti; ancak bir süre sonra bu önlem bizzat Osmanl› ekonomisini zarara u¤ratacak- t›. Balta Liman› Antlaflmas› ile Osmanl› ülkesi aç›k bir pazar hâline getirilirken dev- letin Avrupal› devletlere iktisadi ba¤›ml›l›k süreci de bafllam›fl oldu.

‹ngiltere’ye ve takip eden y›llarda di¤er bat›l› ülkelere verilen bu ekonomik ayr›cal›klar›n K›r›m Savafl› sonras›nda al›nan d›fl borçlar ile devletin yar› sömürge hâline gelmesinde ve y›k›lmas›ndaki etkilerini tart›fl›n›z

18 Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE

D Ü fi Ü N E L ‹ M

SIRA S‹ZDE

S O R U

D Ü fi Ü N E L ‹ M

D ‹ K K A T

E¤itim ve sosyal alanda: II. Mahmut askerî ihtiyaçlar do¤rultusunda e¤itim ala- n›nda da pek çok yenilik yapt›. 1826’da ilk kez dört ö¤renci e¤itim görmek için Av- rupa’ya gönderildi. K›sa bir zaman sonra Avrupa’ya gönderilen ö¤renci say›s› 300’e ç›kar›ld›. 1827 y›l›nda aç›lan t›p okuluyla ordu için hekim ve cerrah yetifltirilmesi sa¤land›. Avrupal› eserlerin Türkçeye tercümesi faaliyetleri bu dönemde de devam etti. 1831’de Muzika-i Hümâyûn ve 1834’te Mekteb-i Ulûm-› Harbiye ad›yla Frans›z modelinde iki yeni okul aç›ld›. Bundan baflka ilk ve orta seviyede devlet memuru yetifltirmek amac›yla Mekteb-i Maarif-i Adli ve Mekteb-i Ulum-› Edebi aç›ld›. ‹stan- bul ile s›n›rl› olmak kayd›yla bu dönem ilkö¤retim zorunlu hâle getirildi. II. Mahmut’un yenilikleri sosyal alanda da kendini göstermiflti. 1815’te Saray Topkap›’dan Dolmabahçe’ye tafl›narak eski saray usullerinde pek çok de¤ifliklik yap›ld›. Art›k Avrupal› gibi pantolon giymeye bafllayan Osmanl› Sultan›, Avrupal› tarzda protokolleri de yerine getirerek yurt içinde inceleme gezilerine ç›kmaya bafllad›. 1828’te askere, 3 Mart 1829’da ç›kar›lan k›yafet nizamnamesiyle ulema d›- fl›ndaki tüm sivillere fes giyme zorunlulu¤u getirildi. Bu nedenle 1830’da Tunus’tan getirtilen ustalara Eyüp’te Feshane kurduruldu. ‹lk Türkçe Osmanl› gazetesi olan Takvim-i Vekayi 1 Kas›m 1831’de haftal›k olarak yay›n hayat›na bafllad›. ‹lk nüfus say›m›, ilk karantina ve posta teflkilat›n›n kurulmas› gibi yenilikler de II. Mahmut döneminde gerçeklefltirildi.

‹lk Türkçe Osmanl› gazetesi olan Takvim-i Vekayi 1 Kas›m 1831’de haftal›k olarak yay›n hayat›na bafllad›. ‹lk nüfus say›m›, ilk karantina ve posta teflkilat›n›n kurulmas› gibi yeni- likler de II. Mahmut döneminde gerçeklefltirildi.

1828’de askere 1829’da sivillere getirilen Fes giyme zorunlulu¤u toplum tepkisi bak›m›n- dan ‹nk›lap tarihimizdeki hangi olay› ça¤r›flt›r›yor, tart›fl›n›z

Osmanl› yenileflme hareketi tarihinde, en büyük baflar›lar II. Mahmut dönemin- de elde edilmifltir. Ancak buna ra¤men II. Mahmut devrinde Osmanl› Devleti bü- yük oranda toprak kaybetmifltir. Bu dönemde -zorunlu da olsa- Osmanl› Devleti’ni siyasi ve iktisadi alanda büyük zaafa u¤ratan antlaflmalar imzalanm›flt›r. Hünkâr ‹s- kelesi Antlaflmas› ile Rusya ve Avrupa devletlerinin Osmanl› memleketine siyasi müdahalesine izin verilirken Balta Liman› Antlaflmas› ile ‹ngiltere’ye iktisadi ba- ¤›ml›l›k süreci bafllayarak Osmanl› ekonomisine a¤›r bir darbe indirilmifltir. ‹ç is- yanlar ve d›fl tehditler ortas›nda Yeniçeri Oca¤›’n›n kald›r›lmas› Devleti ayr›ca u¤- raflt›ran ve orduyu zaafa u¤ratan bir tedbir olarak görülmüfltür. Islah edilemeyen, yenilenemeyen, idari ve mali problemlere sebep olan bir asker s›n›f›, askerî tedbir- ler ile ortadan kald›r›lmak zorunda kal›nm›flt›r.

20 Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi-I

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE

D Ü fi Ü N E L ‹ M

SIRA S‹ZDE

S O R U

D Ü fi Ü N E L ‹ M

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE SIRA S‹ZDE

AMAÇLARIMIZ AMAÇLARIMIZ N N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

M A K A L E M A K A L E

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE

D Ü fi Ü N E L ‹ M

SIRA S‹ZDE

S O R U

D Ü fi Ü N E L ‹ M

D ‹ K K A T

SIRA S‹ZDE (^) SIRA S‹ZDE

AMAÇLARIMIZ AMAÇLARIMIZ N N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

M A K A L E M A K A L E

  1. Ünite - Osmanl› Devleti’nde Yenileflme Çabalar› 21

Osmanl› Devleti’nin klasik dönemi genel anlamda Ka- nuni dönemi ile bitirilse de yüzy›l›n sonuna kadar fetih- ler devam edebilmifltir. 1571’de K›br›s’›n fethi tamam- lanm›fl, 1574’te Tunus al›nm›flt›r. Do¤uda ‹ran ile s›n›r- lar 1639’da Kasr› fiirin anlaflmas›yla netlefltirilmifltir. 1656’da Limni ve Bozcaada al›nm›fl, 1669’da Girit fethe- dilerek deniz sahas›nda da baflar›lar›n devam etti¤i gö- rülmüfltür. 1663’te Uyvar fethedilerek bat›da bugünkü Slovakya s›n›r›na ulafl›labilmifltir. Ancak bu baflar›lar›n Köprülü Mehmet Pafla, Köprülü Faz›l Ahmet Pafla gibi kuvvetli devlet adamlar›n›n yönetiminde gerçeklefltiril- di¤ine dikkat edilmelidir. Bu baflar›lara karfl›n ordunun vurucu güç olma özelli¤ini önemli ölçüde kaybetti¤i görülmektedir. Bu seferlerin uzun sürmesine paralel olarak devlet hazinesinin de kaynaklar›n› da son dere- ce zay›flatm›fl oldu¤unun alt› çizilmelidir. XVI. yüzy›l›n sonlar›ndaki Haçova Savafl›’nda yeniçeri- lerin savafl sahas›n› terk etmelerinin floku ile olaya ba- karak mevcut nizama çeki düzen vermek ihtiyac›n› dil- lendirmeye bafllayan Osmanl› ayd›nlar› durumu yozlafl- ma ve bozulma olarak teflhis etmifllerdir. devlet idare- sinde köklü uygulamalar›n terk edilmesinin yan› s›ra askerî teknolojide geri kalm›fll›¤a dikkat çekilmifltir. Or- du mensuplar›n›n do¤rudan yararland›¤› toprak siste- minin bozulmas›, bürokratlar›n günlük ç›karlar›n› gö- zetmeleri, rüflvetin artmas›, ifllerde kaliteyi gözetmekten vazgeçilmesinin yan› s›ra temel e¤itim kurumlar› olan medreselerdeki bozulma gibi temel aksakl›klara dikkat çekmifllerdir. Gerçekten de asr›n bafl›nda bat› dünyas›n- da görülmeye bafllayan co¤rafi keflifler ve bunlar›n ilgi- li ülkelere mali getirisi, bilim ve sanat alan›ndaki köklü anlay›fl de¤iflikliklerine mukabil Osmanl› Devleti’nin bilhassa Fatih döneminden sonra içine girdi¤i “elde edi- len baflar›lar›, ç›k›lan zirveyi muhafaza etmek” düflün- cesinden kaynaklanan dura¤anl›k bir as›rl›k süre so- nunda ülkenin ekonomik, idari ve askerî buhran içine düflmesine yol açm›flt›r. Bu dönemde giriflilen ›slahat çabalar›na mukabil devlet yönetiminin topyekûn bir de¤iflime inanarak sonuna kadar gitme noktas›na gelmediklerinin alt› çizilmelidir. Lale çiçe¤i ve so¤an› etraf›nda flekillenen zevk ü sefa tart›flmalar›na mukabil bu dönemde Avrupa devletleri- nin üstünlü¤ünün nedenlerini araflt›rmak ihtiyac›n› his- setmifllerdir. Kültür, sanat, sanayi, tar›m ve ordu konu- sunda incelemeler yaparak Osmanl› bünyesinde uygu- lanabilecek aç›l›mlar›n pefline düflülmüfltür. Dokuma sanayinde Avrupa’ya ba¤›ml›l›¤› azaltmak için yeni ima- lathaneler aç›ld›¤› gibi yerli mallar›n›n kullan›m› teflvik edilmifltir. Bilim ve kültür alan›nda tercüme heyetleri kurularak yabanc› eserlerin tercümeleri bas›lm›fl, Sara- y›n matbaa ve tercüme olay›na deste¤i artt›r›lm›flt›r. Nizam-› Cedit dönemi uygulamalar› da Padiflah III. Se- lim’in problemli konularda devletin önemli bürokratla- r›ndan ald›¤› inceleme raporlar› çerçevesinde flekillen- mifltir. ‹dari, mali, askerî ve sosyal problemlerin sebep

ve sonuçlar›n› analiz eden bu raporlar›n do¤rultusunda yeni bir ordu kurulmas›na giriflilmifltir. Bununla ayn› zamanda Avrupa ülkelerinde ikamet elçilikleri aç›ld›¤› gibi eyaletlerde devlet otoritesinin sa¤lanmas›na yöne- lik düzenlemeler gündeme gelmifltir. Madenlerin ifllen- meden ihrac›n›n yasaklanmas›, lüks tüketimden kaç›n›l- mas›, illerdeki valiler ve di¤er bürokratlar›n görev süre- lerinin belirlenmesi, rüflvet ve adam kay›rman›n önlen- mesi, toprak sisteminin ›slah edilmesi gibi temel sorun- lara çareler üretilmeye çal›fl›ld›. Her iki padiflah döneminde devletin askerî ve idari za- aflar›n›n önlenmesine yönelik çabalar ortakt›r. Orduda yenileflme hareketlerinde yeni birimler kurulmufl, haya- tiyetini devam ettirebilmesi için hazine oluflturulmufltur. III. Selim dönemindeki Nizam-› Cedit ordusuna paralel olarak II. Mahmud Sekban-› Ceditleri oluflturmufltur. Toprak sisteminin ›slah› kadar bilim ve kültür sahas›n- da da dünyadaki geliflmeleri takip etme ihtiyac› hisse- dilerek tercüme hareketlerine giriflilmifltir. Avrupa’ya ö¤renci ve bürokratlar göndererek iki yönlü bir fayda elde edilmeye çal›fl›lm›flt›r. Mevcut beklentileri karfl›la- yamayan yap›lar› rahats›z etmeden yeni birimler olufl- turarak eskiyi bunlarla dönüfltürmek beklentisi ise ma- alesef her iki deneyimde de eski müesseselerin isyan› sonras›nda yar›m kalm›flt›r. II. Mahmut döneminde merkezî idare teflkilat›nda gerçeklefltirilen reformlar et- kili ve uzun ömürlü olacakt›r. devletin farkl› sahalarda- ki ifllerini görmek için meclisler aç›lmas›, Avrupa’ya daha çok say›da ö¤renci gönderilmesi,k›l›k k›yafette düzenlemeler yap›lmas› gibi ileri hamlelerin ise ancak Yeniçeri Oca¤›’n›n kald›r›lmas›ndan sonra yap›labildi¤i unutulmamal›d›r. Frans›z ihtilali’nin sonuçlar›ndan olan milliyetçilik fikri- nin çok dil, din ve uluslu Osmanl› Devleti’ndeki etkileri XIX. asr›n geliflmelerini anlamak aç›s›ndan önemlidir. Küçük Kaynarca Anlaflmas› ile resmî hüviyet kazanan din kardeflli¤i vesilesiyle d›fl müdahalelere bu aflamada milliyet ba¤› da kat›lm›flt›r. ‹ngiltere, Fransa ve Rusya baflta olmak üzere fiark meselesinde ç›kar sa¤lamak is- teyen her devlet bu hususlar› tahrik etmekten geri dur- mam›flt›r. Rusya’n›n destekledi¤i S›rplar 1813’te girifltik- leri isyanlar sonucu 1830’da özerk hâle gelmifllerdir. Rus- lar›n yan› s›ra ‹ngilizlerin ve Frans›zlar›n da destekledi¤i Yunanlar ise 1820-1830 döneminde ayr› bir devlet ola- rak ortaya ç›kmay› baflarm›fllard›r. Bu ayr›l›klar Osmanl› Devleti’ni siyaseten ve mali aç›dan zay›flat›l›rken Rusya Akdeniz’e kolayca aç›lmak, ‹ngiltere ise hâkimiyetini devam ettirerek Hindistan sömürgesinin ulafl›m emniye- tini sa¤lamak hedefini takip ediyordu. 1868’de Süveyfl Kanal›’n›n aç›lmas› ‹ngiltere için Osmanl› Devleti’nin ha- yati önemini ortadan kald›rm›flt›r. Bir flekilde Osmanl› Devleti’nin Rusya veya bir baflka devletin kontrolü alt›- na girmemesine çal›flan ‹ngiltere 1877-1878 Savafl›’ndan itibaren devletin y›k›lmas›na yönelik politikalar› do¤ru- dan gelifltirmek ve uygulamak noktas›na gelmifltir.

Özet